Adet Düzensizliği Nedir?
Adet döneminde doğurganlık çağında her ay bir yumurta gelişmeye başlar. Her ay yumurtalarından bir tanesi baskın hale gelir ve yumurtlama ile birlikte yumurtalıktan atılır. Yumurtlama esnasında uterus duvarı östrojen etkisiyle kalınlaşmaya başlar ve rahmin iç tabakasını olası bir gebeliğe hazırlar. Eğer o ay gebelik gerçekleşmezse kalınlaşmış uterus iç tabakası dökülür ve adet kanaması gerçekleşir.
Kadınlarda adet ortalama 28(en az 21 gün en fazla 35 gün) günde bir gerçekleşir ve 3-7 gün arasında süren ve yaklaşık günlük en fazla 5-6 ped bir kan kaybına gerçekleşir. Normal bir adet düzeni için fonksiyonel ve anatomik olarak beyin ve yumurtalıklar arasında hormonal döngü ve bağlantı, normal bir uterus iç tabakası ,normal bir uterus ağzı ve vajinada fonksiyonel bir açıklık gerekmektedir.
Bu aşamaların herhangi birinde meydana gelen anormalikler adet düzensizliği ile sonuçlanır. 21 günden az veya 35 günden fazla aralıklarla adet olma, adet süresinin 3 günden az veya 7 günden fazla olması, toplam kanama miktarının 5-6 ped/gün üzerinde olması durumlarında adet düzensizliğinden bahsedilir.
Doğurganlık döneminde adet gecikmelerinin en sık sebebi gebeliktir. Gebelik dışlandığında düzensizliğine neden olan olası durumlar;
- anovulasyon (yumurtlamama),
- polikistik over sendromu,
- pelvik kitleler,
- endometriyal polipler,
- myomlar,
- endometriyozis,
- pıhtılaşma düzensizlikları,
- hormon düzensizlikları,
- uterus içi enfeksiyonlar,
- uterus iç duvarının kalınlaşması (endometriyal hiperplazi)
- genital sistem kanserleridir.
Ayrıca stres, mevsim değişiklikleri, yaşam tarzı değişikliği, aşırı beslenme, aşırı egzersiz, ani kilo değişimleri, antidepresan, doğum kontrol hapı, steroid gibi ilaç kullanımı ve eşlik eden hastalıkların olması durumunda da adet düzensizlikleri meydana gelmektedir.
40 yaş üzerindeki kadınlarda “adet düzensizliklerinin, uterus kanserinden meydana gelebileceği ihtimalini” hiçbir zaman unutmamalı ve “yılda bir kez” jinekolojik muayene yaptırmayı alışkanlık haline getirmeliyiz.
Adet Düzensizliği Tedavisi
Adet düzensizliğinin gerekli tedavinin yapılması için ayrıntılı bir jinekolojik muayene gerekir. Spekulum muayenesi ile uterus ağzı ve vajina değerlendirilir, Smear testi alınır. Ultrasonografi ile uterus ve yumurtalıklar değerlendirilerek adet düzensizliğine sebep olabilecek kist, myom gibi organik sebepler tespit edilebilir.
Gerekli kan tetkikleri yapılarak hormon seviyelerine(tiroid ve prolaktin hormonu dahil) bakılır. Hipofiz bezi, uterus ve yumurtalıklar ile ilgili patolojileri değerlendirmek amaçlı gerekli görüldüğü takdirde MRI (manyetik rezonans görüntüleme) gibi ileri görüntüleme yöntemleri gerekebilmektedir.
Uterus içi yapışıklıktan şüphelenilen hastalarda tanı amaçlı histerosalpingografi (uterus filmi) ya da histeroskopi (kamera ile uterus içinin incelenmesi) gerekebilir.Özellikle histeroskopi işlemi son dönemlerde teknolojik gelişile daha ince ofis histeroskopi cihazlarıyla anestezisiz gerçekleştirilebilmektedir.
Özellikle 35 yaş üstü hastalarda adet düzensizliği fazla ve sık kanama şeklinde oluyorsa endometriyal biyopsi denilen uterus iç tabakasından parça alınarak patolojik değerlendirilmesinin yapılması doğru tanı ve tedavi için gereklidir.
Adet düzensizliklerinde tedavi altta yatan sebebe yöneliktir. Hastanın yaşı, çocuk istemi gibi faktörler göz önünde bulundurularak her hastaya göre özel tedavi planı yapılmalıdır. Eğer adet düzensizliği myom, endometriyal polip, pelvik kitle gibi organik bir sebebe bağlıysa medikal tedaviden sonuç alınamazsa cerrahi yani ameliyat öncelikli düşünülmelidir.
Bursa Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktoru
VM Medical Park Bursa Hastanesi